Ege'deki Fay Hatları Aktifleşti, Prof. Dr. Hasan Sözbilir 3 İlçeye İşaret Etti!
Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Ege Denizi'nde meydana gelen son depremlerin volkanik aktivitenin başlangıcını gösterebileceğini belirtti. Uzman, Bodrum, Datça ve Kuşadası kıyılarında tsunami riskine karşı önlem alınması gerektiğini vurguladı.
İzmir'deki Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü ve Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Ege Denizi'nde son günlerde meydana gelen depremleri değerlendirdi. Sözbilir, bu depremlerin magmatik kaynaklar ve hidrotermal aktivite nedeniyle tetiklenmiş olabileceğini belirterek, yeni bir volkanik aktivitenin başlangıcına işaret edebileceğini söyledi.
Tsunami Riski ve Alınması Gereken Önlemler
Son günlerde Ege Denizi'nde, Santorini Adası'nın kuzeyinde büyüklükleri 3 ile 4.8 arasında değişen 200'ü aşkın deprem meydana geldi. Prof. Dr. Hasan Sözbilir, bu depremlerin Santorini-Amorgos fay sistemi ve yakın çevresindeki faylarla ilişkili olduğunu, tarihsel süreçte bu bölgede meydana gelen büyük depremlerin tsunamiye neden olduğunun bilindiğini ifade etti.
Türkiye kıyıları açısından değerlendirme yapan Sözbilir, Ege Denizi'ndeki aktif fay sistemlerinin Türkiye kıyılarına yaklaşık 150-200 kilometre uzaklıkta bulunduğunu ve bu nedenle Türkiye'nin doğrudan büyük bir risk taşımadığını belirtti. Ancak, bölgede 7'den büyük bir depremin gerçekleşmesi durumunda tsunami tehlikesi oluşabileceğini vurguladı. Bu kapsamda, özellikle Kuşadası, Bodrum ve Datça kıyılarında tsunami tehlikesinin modellenmesi ve gerekli önlemlerin alınması gerektiğini ifade etti.
Tarihsel Veriler Tsunami Riskini Gösteriyor
Sözbilir, bölgedeki en önemli depremlerden birinin 9 Eylül 1956 tarihinde meydana gelen ve 7.5 büyüklüğünde olduğu belirlenen Amorgos depremi olduğunu hatırlattı. Bu depremin deniz tabanında 75 kilometre uzunluğunda bir yüzey kırığı oluşturduğunu ve yakın adalarda tsunamiye neden olduğunu belirtti. Olası büyük bir depremin benzer etkiler yaratabileceğine dikkat çeken Sözbilir, bu risklere karşı hazırlıklı olunmasının önemine işaret etti.
Yetkililerin, özellikle kıyı bölgelerinde tsunami senaryoları üzerine çalışmalar yapması ve gerekli tedbirleri alması gerektiğini belirten uzmanlar, erken uyarı sistemleri ve afet planlarının güncellenmesinin hayati önem taşıdığını vurguladı.
Ege Denizi'ndeki depremlerle ilgili gözlemler sürerken, bilim insanları ve yetkililer tsunami riskine karşı hazırlıklı olunması gerektiği konusunda uyarılarda bulunuyor.