İlber Ortaylı’dan Zeytinlikler ve Akbelen Ormanlarına Çağrı: ‘Doğal Mirasımızı Koruyalım!’
Ünlü Tarih Profesörü İlber Ortaylı, son zamanlarda Türkiye’de özellikle Muğla’nın Milas ilçesinde yaşanan Akbelen orman tahribi ve zeytinliklerin yok oluşu konusunda önemli bir paylaşımda bulundu. Profesör Ortaylı, zeytinyağının tarih boyunca kültürler ve medeniyetler için önemli bir değer taşıdığına dikkat çekerken, günümüzde bu değerli varlığın korunamadığına işaret etti.
Ünlü Tarih Profesörü İlber Ortaylı, son zamanlarda Türkiye'de özellikle Muğla'nın Milas ilçesinde yaşanan Akbelen orman tahribi ve zeytinliklerin yok oluşu konusunda önemli bir paylaşımda bulundu. Profesör Ortaylı, zeytinyağının tarih boyunca kültürler ve medeniyetler için önemli bir değer taşıdığına dikkat çekerken, günümüzde bu değerli varlığın korunamadığına işaret etti.
Ortaylı, tarihin bazı dönemlerinde zeytinin Amerika ve Rusya gibi ülkelerde bile ansiklopedik kaynaklarda yer aldığını, ancak günümüzde Çin'den Amerika'ya kadar birçok ülkede zeytinyağının değerinin yavaş yavaş anlaşıldığını ifade etti. Ona göre zeytinyağı, sadece mutfak kültürü için değil, aynı zamanda insan sağlığı için de vazgeçilmez bir sıvı.
Ancak Ortaylı'nın vurguladığı en kritik konu, zeytinliklerin hızla tahrip edilmesi. İnşaatçılar, otel yatırımcıları ve bazı işadamlarının zeytinliklere olan ilgisi, bu değerli toprakların hızla yok olmasına neden oluyor. Profesör Ortaylı, Milas'ın Akbelen bölgesinde yaşanan orman tahribatını da bu çerçevede ele alarak, Türkiye'nin doğal kaynaklarını koruma adına daha dikkatli adımlar atması gerektiğini belirtti.
İlber Ortaylı'nın vurguladığı bir diğer kritik nokta ise zeytinyağının fiyatı. Üretim ve ihracat rakamlarının artmasına rağmen, zeytinyağının fiyatının yükselmesi, dar gelirli vatandaşların bu değerli sıvıdan mahrum kalmasına neden oluyor. Ortaylı, bu durumun toplumsal bir soruna dönüşmemesi için önlem alınmasının şart olduğunu belirtiyor.
Son olarak, Profesör Ortaylı tüm Türkiye'yi zeytinlik satın almaya ve korumaya davet etti. Ona göre zeytinlikler, sadece bireysel sağlık için değil, aynı zamanda Türkiye'nin ekonomik ve ekolojik geleceği için de hayati bir öneme sahip.
Bu değerli paylaşımıyla İlber Ortaylı, hem tarihsel bir perspektif sunuyor hem de ülkemizin doğal kaynaklarının korunması adına toplumu bilinçlendiriyor. Umarız bu mesaj, geniş kitlelere ulaşarak, zeytinliklerin ve doğanın korunması adına atılacak adımlara vesile olur.
İşte Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın o paylaşımı:
'Gençliğimde hatırlıyorum, orta sınıf Amerikalılar da olive'den (zeytinden) söz etmek için 'Encyclopedia Americana'ya müracaat ederlerdi. Rusya'daki ansiklopedilerde daha komik ifadeler vardı: 'Biraz eski tarihte; Efendimizin son yemeğini yediği Zeytindağı'ndaki ürünün yağından söz ederlerdi.' Şimdi Çinliler zeytinyağı kullanıyor. Ruslar zeytinyağı arıyor. Amerikalılar bu işte de kullanım ve pişirim şampiyonu olduklarını iddia etmeye başladılar. Şurası bir gerçek ki ağız tadının ötesinde insan sağlığı için altın değerinde bir sıvı. Obeziteye, sindirim güçlüklerine, hatta ciltteki bazı sorunlara karşı en etkili yiyecek ve hakikaten lezzetli. Zeytinde bazı yıllar öngörülen kıtlıktır; bu yıl da öyleydi ama öngörülmeyen derecesi iklim, çevrenin kirletilmesi, zeytinliklerin hödük inşaatçılar tarafından işgali, otel meraklılarının zeytinliklere girmesi bunda etkin oluyor. Bu sene feci bir yıl geçiriyoruz. Zeytinin yıllık bereketsizliğinin yanında gerek ticaret ve pazarlamada gerekse ülke zeytinliklerinin hoyratça tahribinden doğacak kötü neticeler ortaya çıkmaya başladı. Son olarak Milas'ın Akbelen'indeki facia gibi, koca sarıçam ağaçlarının tahribi gibi… Uzun zamandır zeytinliklerin beş para etmez kömür madenleri açımı için yok edildiğini biliyoruz. 'Tiny house yapacağız', 'kampus kuracağız' diyen yarım yamalak müteşebbisler zeytinliklere el atmasın derken, kanunlar ve yönetmeliklerin sertliğine rağmen bu işler beceriliyor. Çünkü ikide bir imar affı veya sit alanında, zeytin alanında değişik kullanımlar uygulanıyor. Ege'de hiçbir zeytin bölgesi kalmadı. Tabiatın zengin nimetlerini kullanamayan insanlara her türlü ceza yağar. Ceremesini genç nesiller ve çocuklar çeker. Bugün aşağı yukarı üretim ve ihracat rakamları ortaya çıktı. Türk halkının zeytinin litresine ödeyeceği fiyat yüksek. Bu, dar gelirlilerin bir müddettir alıştığı ve sevmeye başladığı zeytinyağını şişede seyretmesi anlamına gelir. Lütfen insanlarımız zeytinlik alsınlar. Aldığınız zeytinlikler hem sizi, hem çocuklarınızı hem de vatanı kurtarır. Türkiye beton oteller değil zeytinlikler vatanı olmak zorunda.'