Yangınlara Yönelik Hazırlıklarla İlgili Bize Bilgi Vermiyorlar

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün katıldığı bir televizyon programında açıklamalarda bulundu. Başkan Gürün, 'Muğla'nın yüzde 60'ına maden arama ruhsatı verildi. Arama ruhsatlarının çoğu ormanların içinde. Biz başka kanallardan öğreniyoruz. Batan geminin malları gibi her tarafta bir rant yaratılma anlayışının sonucunda planlar yapılıyor. Ben kendi bakanlığıma sürekli dava açmak zorunda kalıyorum. Şuan çevre ve planlarla ilgili kazandığımız 84 davamız var' diye konuştu. Gürün ayrıca, 'Yangınlara yönelik hazırlıklarla ilgili bize yine bilgi verilmiyor. Belediyelerin ormana müdahale gibi bir görevi yok. Biz geçen yaz yetersizlik sonrası memleketimiz için elimizden geleni yaptık. Bu yaz için şuan bakanlığın organize bir çalışmasını göremiyoruz' dedi.

'BAKANLIĞA SÜREKLİ DAVA AÇIYORUZ'

Programda sunucunun Cumhurbaşkanı ile randevu alamıyor musunuz sorusuna Başkan Gürün şu cevabı verdi: 'Biz CHP'li büyükşehir belediye başkanları olarak Cumhurbaşkanı ile daha önce görüşmüştük. Bu görüşmeler devam etmiyor. Şuan randevu da verilmiyor. Ak Partili belediye başkanları direk sorunlarını iletebiliyorlar. Biz iletemiyoruz. Bir defans var bize karşı' dedi. Gürün, 'Biz Muğla'da ciğeri yanar ya insanın o durumdayız. Şuan çevre ve planlarla ilgili kazandığımız 84 davamız var. Ben bakanlığıma sürekli dava açıyorum. Biz beraber olup planlara bakalım diyoruz. Batan geminin malları gibi her tarafta bir rant yaratılma anlayışının sonucunda planlar yapılıyor' diye konuştu.

'KENDİ ÜLKESİNE BU KADAR ZARAR VERECEK KARARI NASIL ALIRLAR?

Osman Gürün şu ifadeleri kullandı: 'Muğla'nın yüzde 60'ında arama ruhsatı var. Yüzde 60'ı orman olan bir kentin yüzde 60'ına maden arama ruhsatı verildi. Bize soran yok. Biz başka kanallardan öğreniyoruz. Arama ruhsatlarının çoğu ormanların içinde. Şuan maden için her yer ulu orta açılıyor. Bu ormana zarar, zeytinlik alanlara zarar. Bizim zeytinlik alanlarımızı gözümüzün içi gibi korumamız gerekiyor. Bunlar gidiyor. En önemlisi suyumuz. Bizim suyun bir damlasına zarar verecek ruhsatı vermememiz gerekiyor. Ben bunu bir Muğlalı olarak anlamakta güçlük çekiyorum. Kendi ülkesine bu kadar zarar verecek bir kararı nasıl alırlar ve uygularlar? Su Bakanlığı kurulmalı. Her disiplin suya göre değrlendirilmeli. Son kararı bu bakanlık almalı.'

'BİZE AİT OLMAYAN YOLU YAPMAMIZ DURUMUNDA SORUŞTURMA AÇILABİLİYOR'

İnternet üzerinden gelen bazı sorulara cevap veren Gürün, 'Muğla genelinde sorunlu olan yollarla ilgili ilçe belediyesine ait yol mu büyükşehir yolu mu bilmek gerekiyor. 1420 kilometre yol yaptık. İlçe belediyesine ait yolu yapmamız sonrası bize soruşturma açılabilir. Bana ait olmayan yola para harcama gibi bir şansım kalmıyor' dedi. En pahalı suyu Muğla tüketiyor sözlerine yönelik Gürün, 'Su fiyatı kanuna göre maliyet artı yüzde 10 yatırım bedeli olarak belirleniyor. Elektrik, malzeme, personel gideri ile fiyatı çıkarıyoruz. Elektrik giderimiz belediye olarak iki kat arttı. Hukuken kamu zararı oluşması söz konusu olamaz. Ben kafama göre fiyat belirlemiyorum. Belediye vatandaşlar gibi aynı ekonomik sıkıntıları yaşayan bir kurum. Ayrıca Türkiye'nin en pahalı suyunu Muğla kullanmıyor. Bu yanlış bir bilgi' ifadelerini kullandı.

ORTA VE ALT GELİRLİ AİLELER İÇİN MUĞLA'DAN EV ALMAK HAYAL OLDU

Muğla'ya yabancıların ilgisi nedir? sorusuna Gürün, 'Muğla'nın kıyı bölgesinde arz talep dengesi bozuldu. Üst gelir durumundaki insanlar çok fazla para vererek yer ve ev alıyor. Bu bir talan. Bu şekilde diğer evlerin fiyatları da çok artıyor. Orta sınıftan alt sınıfa doğru giden vatandaşların konut almaları hayal oldu' dedi.Gürün, 'Bu yaz herkes bir karavan ve çadırla Muğla'ya gelmek istiyor. Bununla ilgili bir düzenleme de yok. Her ağacın altında bir çadır, karavan olacak. İhtiyaçları nasıl giderilecek? Çöpü nasıl toplanacak? Yakılacak mangal yangın açısından nasıl olumsuz bir etki yapacak? Bakanlığa bu tehlikeyi söyledik' ifadelerini kullandı.

'YANGINLARA YÖNELİK ÇALIŞMALAR KONUSUNDA BİLGİ VERİLMİYOR'

Yangınlarla ilgili ise, 'Yangınlara yönelik hazırlıklarla ilgili bize yine bilgi verilmiyor. Belediyelerin ormana müdahale gibi bir görevi yok. Biz geçen yaz yetersizlik sonrası memleketimiz için elimizden geleni yaptık. Bu yaz için şuan bakanlığın organize bir çalışmasını göremiyoruz. Bize helikopter ve uçakla ilgili bilgi verilmiyor. Eskiden köylü ilk müdahaleyi yapardı. THK uçakları keşif uçuşları gerçekleştirirdi. Bölgesel ekiplerin kurulması gerekiyor. Ayrıca ormanı bırakacaksınız kendiliğinden çıkacak. Yanan alanları kazıyorlar. Bu yanlış. Çam ağacı için dikime gerek yok. O kendi kendine çıkıyor' dedi.