Eğer İsteseydi Ebedî Kemerin Sahibi Olurdu!

Milaslı Mehmet Güçlü, minderde kazandığı zaferleri er meydanına taşıdı ve 1980'de başpehlivan oldu. Ebedî kemere uzanabilecek bir yeteneğe sahipti, ancak o farklı bir yol seçti.

Türk güreşinin en büyük ustalarından biri olarak anılan Milaslı Başpehlivan Mehmet Güçlü, minderdeki disiplinini ve yağlı güreşteki kudretini birleştirerek adını güreş tarihine altın harflerle yazdırdı. Muğla’nın Milas ilçesinde 14 Mart 1952’de dünyaya gelen Güçlü, güreşe olan ilgisini daha çocuk yaşta gösterdi. Onu diğerlerinden ayıran, yalnızca minderdeki teknik yetkinliği değil, aynı zamanda yağlı güreş arenasında sergilediği mücadele azmi oldu. Bugün geriye dönüp bakıldığında, onun kariyerinde ebedî altın kemeri kazanabilecek bir potansiyel taşıdığı açıkça görülüyor.

Disiplin ve Mücadeleyle Örülmüş Bir Kariyer

Güreşçi bir ailenin çocuğu olarak yetişen Mehmet Güçlü, 1965 yılında abisini yenerek güreşle tanıştı. 1968’de minder güreşiyle tanıştıktan sonra, hızla yükseldi ve henüz 17 yaşındayken, 1969’da Balkan ikincisi olarak milli takıma girmeye hak kazandı. Bu başarısını bir yıl sonra, İsveç’te düzenlenen Gençler Avrupa Şampiyonası’nda 90 kg kategorisinde birincilikle taçlandırdı.

Güçlü’nün başarısı bununla sınırlı kalmadı. 1971’de İzmir’de düzenlenen Akdeniz Oyunları’nda takım şampiyonu oldu. 1972 Münih Olimpiyatları’na hazır asker olarak katıldı ve olimpiyat dördüncüsü olarak dikkatleri üzerine çekti. Aynı yıl Ordulararası Dünya Şampiyonası’nda birinciliği kazanarak dünya sahnesinde Türkiye’nin güreş geleneğini temsil etti.

1973 yılında İran’da düzenlenen 100 kg Dünya Şampiyonası’nda ilk sekiz arasına girdi. 1974’te İstanbul’daki Dünya Şampiyonası’nda bronz madalya kazandı. 1976’da Leningrad’da düzenlenen Avrupa Şampiyonası’nda üçüncü oldu ve aynı yıl Aleksandr Medved Turnuvası’nda birincilik kürsüsüne çıktı. 1979-1989 yılları arasında pek çok uluslararası turnuvada milli forma altında madalyalar kazandı.

Minderden Yağlı Güreşe Uzanan Efsane

Güreşteki çok yönlülüğünü kanıtlayan Mehmet Güçlü, 1974 yılında yağlı güreşe adım attı ve kısa sürede başarılar elde etmeye başladı. Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nde 1974 yılında Başaltı Boyunda altıncı, 1976’da beşinci, 1977’de ise tekrar altıncı oldu. Ancak asıl büyük zaferi, 1980 yılında geldi. O yıl Kırkpınar Er Meydanı'nda dönemin güçlü başpehlivanı Sabri Acar’ı mağlup ederek başpehlivanlık unvanını kazandı.

Bu zaferi, yağlı güreşte daha büyük bir efsaneye dönüşmesinin önünü açtı. 1984’te başpehlivanlıkta üçüncü, 1985’te ise Sabri Acar’a yenilerek ikinci oldu. 1988’de tekrar üçüncü, 1989’da ise finalde Saffet Kayalı’ya kaybederek başpehlivanlıkta ikinci oldu.

Mehmet Güçlü’nün performansı, onun ebedî kemer kazanabilecek potansiyele sahip olduğunun en büyük kanıtlarından biriydi. Fakat güreş sahnesinde her zaman kaderin ve kararların belirleyici olduğu gerçeği, onu bu noktadan uzak tuttu.

Efsanenin Ardından

1995 yılında aktif güreş kariyerini noktalayan Güçlü, Türk güreşine olan katkısını sürdürmekten vazgeçmedi. 2010 yılına kadar Muğla-Milas Güreş Eğitim Merkezi’nde antrenör olarak genç pehlivanları yetiştirdi. Aynı yıl devlet sporcusu unvanı ile emekli oldu.

Bugün ise efsane isim, Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nde Güreş Federasyonu Hakem Heyeti Temsilcisi olarak görevine devam ediyor. Evli ve sekiz çocuk babası olan Mehmet Güçlü, yıllar sonra bile Türk güreşinin yaşayan tarihini temsil eden bir figür olarak anılmaya devam ediyor.

Ebedî Kemerin Peşinden

Mehmet Güçlü’nün kariyeri, Türk güreşinin hem minder hem de yağlı güreş arenasındaki gücünü yansıtan bir miras olarak değerlendirilebilir. Ebedî kemerin sahibi olamamış olsa da, onu hak edecek yeteneğe, iradeye ve azme sahip olduğu su götürmez bir gerçek. Türk güreşinin altın isimlerinden biri olarak anılmaya devam eden Güçlü, bir neslin güreş anlayışını şekillendiren isimlerden biri oldu.

Güreş dünyasında, şampiyonluklar kazanılır ve unutulur. Ancak Mehmet Güçlü gibi efsaneler, kazandıkları kadar, kazanabilecekleriyle de hatırlanır. Eğer biraz daha devam etseydi, belki de Türk güreş tarihinin ebedî kemerli başpehlivanlarından biri olarak anılacaktı.

Eğer İsteseydi Ebedî Kemerin Sahibi Olurdu!

Eğer İsteseydi Ebedî Kemerin Sahibi Olurdu!
Eğer İsteseydi Ebedî Kemerin Sahibi Olurdu!
Eğer İsteseydi Ebedî Kemerin Sahibi Olurdu!
Eğer İsteseydi Ebedî Kemerin Sahibi Olurdu!
Eğer İsteseydi Ebedî Kemerin Sahibi Olurdu!
Eğer İsteseydi Ebedî Kemerin Sahibi Olurdu!
Eğer İsteseydi Ebedî Kemerin Sahibi Olurdu!

Bakmadan Geçme